Deniz Yüce Başarır, Ben Okurum’un bu bölümünde yazar arkadaşı Gaye Boralıoğlu ile birlikte son yıllarda ülkemizde çok ilgi gören Macar asıllı yazar Agota Kristof’un peşine düşüyor. Yazarın, Fransızca kaleme aldığı ilk romanı Büyük Defter ile başlayıp, ikinci kitap Kanıt ve üçüncü kitap Üçüncü Yalan ile süren bu seri ülkemizde tek kitap halinde basılıyor. Yazarın göç, yalnızlık, kötülük gibi temaların çevresinde sade bir dille kurduğu tekinsiz bir masal bu üçleme. Kristof, eserlerini ‘düşman dil’ diye tanımladığı Fransızca’da yazıyor, sadeliği biraz da buradan geliyor. Ama savaşta ve savaş sonrası Macaristan’da yaşananların ve göçün travmasını anlatmak için en uygun dil bu belki de, sade ve mesafeli. Elbette, sohbete her zamanki gibi romanlardan Başarır’ın seslendirdiği satırlar da eşlik ediyor.
Deniz Yüce Başarır, Ben Okurum’un bu bölümünde yazar arkadaşı Gaye Boralıoğlu ile birlikte son yıllarda ülkemizde çok ilgi gören Macar asıllı yazar Agota Kristof’un peşine düşüyor. Yazarın, Fransızca kaleme aldığı ilk romanı Büyük Defter ile başlayıp, ikinci kitap Kanıt ve üçüncü kitap Üçüncü Yalan ile süren bu seri ülkemizde tek kitap halinde basılıyor. Yazarın göç, yalnızlık, kötülük gibi temaların çevresinde sade bir dille kurduğu tekinsiz bir masal bu üçleme. Kristof, eserlerini ‘düşman dil’ diye tanımladığı Fransızca’da yazıyor, sadeliği biraz da buradan geliyor. Ama savaşta ve savaş sonrası Macaristan’da yaşananların ve göçün travmasını anlatmak için en uygun dil bu belki de, sade ve mesafeli. Elbette, sohbete her zamanki gibi romanlardan Başarır’ın seslendirdiği satırlar da eşlik ediyor.